Karimla Turkiye’ye kesin donus – Part 3 – Kar

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Karimla Turkiye’ye kesin donus – Part 3 – Kar
Karimla Turkiye’ye kesin donus – Part 3- Kara Incir

Karımla yalnızken hala Mehmet’i ve onunla yaptıklarımızı konuşmamız rahatsız ediyordu. Ama biraz daha açılmıştık. Hatta bazı detayları espiriler şeklinde yumuşatarak konuşmuştuk. Ben,” Mehmet seni yaparken benim belim kırılacaktı, yahu” dediğimde karım çok güldü. “Bak işte biz kadınlar neler çekiyoruz” dedi.

Çok zor bir şeydi yaptığımız. Daha çok benim icin. Karım için de tabii. Hiç bir arkadaşımızın bilmemesi lazımdı. Rezil olurduk. Kimsenin yüzüne bakamazdık. Mehmet kadar yakın arkadaşım olmasına rağmen Okan’la arama biraz mesafe bile koymuştum anlamasın diye.

Ondan sonraki haftalar, Çarşamba aksamları Mehmet bize gelmeyi alışkanlık haline getirdi. Sabaha kadar ikimizi de kullanıyor, karımı perişan etmeden gitmiyordu. Değişik şeyler deniyordu bizimle. Karımın pek çok tabusunu yıktı. Benim dahil kimsenin dölünülü yutmayan karım, onunkini yutuyordu artık. Ama ne yaptıysa, karım ona arkasını vermedi. Genç yaşlarında bir kere yapmayı denemiş, çok dar olduğu için hem acıdan ucunu bile alamamış hem de biraz kanamış. Bana lafını bile ettirmezdi. Seksteki en büyük sınırıydı anal. Mehmet çok istediğini söyledi, Israr etti. Hatta zaman zaman öfkesini de gosterdi ama karım razı olmadı. Aralarındaki tek gerginlikti buydu.

Her gecen gün karımın ona daha çok bağlandığını görüyordum. Rahatsız oluyordum bundan ama, bu defa öteki erkekler gibi Mehmet’i de benim kaprisim için bırakacağa benzemiyordu. Bunun bilinciyle dikkatli davranmaya çalışıyordum.

Bu arada onların erkek gurubu olarak yaptıkları seks partilerine katılıyorduk..Yine sevgilileriyle olandı bu.
Rus orospularla olanlara, hala karımın yanında rahat edemeyecekleri için davet etmiyorlardı.

Mehmet sevgilisinden ayrıldığı İçin arkadaşlar şüphelenmesin diye başka bir kız getiriyordu partiye. Oldukça güzel ve seksi bir kızdı. Karım biraz kıskanıyordu ama ses çıkartmıyordu. Yine kıza çaktırmadan odamıza gelip karımı düzüp gidiyordu. Böyle gizli yapmaktan başka bir zevk alır gibiydi.

Bir seferinde yine partiden sonra odamıza çekilip Mehmet’in gelmesini bekledik. Bayağı vakit geçtikten sonra, Gün ağarırken gelmeyeceğini anladık. Karım çok bozulmuştu. “O orospuyla beraber belli! Hayvan! hiç bunu beklemezdim ondan” diye Söyleniyordu. Ben de çok bozulmuştum açıkçası.

Herkes kalkmadan toparlanıp ayrılmaya karar verdik. İki gün konuşmadık o geceyi. Sanki önemsiz bir olay, önemsiz bir ilişkiymiş gibi geçiştirmeye çalışıyorduk.
Mehmet de hiç aramadı. Ne oldugunu anlayamamıştım.
Üçüncü gün Duygu bana Mehmet’i arayıp konuşmamı söyledi. Özür dilerse Mehmet’e bir şans daha verecekti.
“Gerçekten istiyor musun? Çok zor bir şey bunu Mehmet’le konuşmam” dedim Israr etti. Peki,demek zorunda kadın

Telefon edip bir yerde buluşalım dedim Mehmet’e.
“Çıkamam vaktim yok. Büroma gel” dedi. Öğleden sonra çekine çekine gittim. Sekreteri buyurun deyip kapıyı açtı. Masasındaydı. “Gel kanka” deyip karşısındaki koltuğa oturttu.

Lafa nereden başlayacağımı bilemiyordum. Daha önce Başka konuları açmaya çalışan ben şimdi tam tersi durumundaydım. Mehmet de benimle oynar gibi konuyu açmıyordu. Gözümü karartıp sordum” Geçen gece gelmedin, sonra da hiç aramadın merak ettik” dedim mümkün olduğunca yumuşak bir şekilde.

‘Ha, o akşam benim kızı bırakamadım. Çok iyi gidiyordu onunla. Sonra da vaktim olmadı sizi aramaya”

Biraz durup bekledim düşüncelerimi toplamak için.
“Ya Mehmet, Duygu biraz bozuldu da… Yani.!

“Aman canım ne var bozulacak? Yarın akşam gelir, evire çevire bir sikerim onu, hiç birşeyi kalmaz” dedi gülerek.

“Öyle değil Mehmet, ya! Çok bozuldu. Özür dilemeni istiyor.” Olayın ciddiyetini anlatmak için, “Özür dilerse, bir şans daha veririm dedi Mehmet”dedim.
Mehmet’ in suratındaki gülümseme gitti. Kızmıştı.
“Kanka, karın olacak o orospuya söyle bana böyle tripler sökmez. Ben istedigimle istediğimi yaparım. Bulunmaz hint kumaşı degil.” Tırsmıştım. sustum. “Bak simdi sen git ona söyle. Ben göt sikmek istiyorum. Verecekse götünü yarın gelir ona, BEN ikinci bir şans veririm. Yoksa siktirsin gitsin!

“Neyse şimdi benim işim var. Sen git. Akşama kadar ara beni yarın için”
Mehmeti böyle kızgın görmemiştim gençlik yıllarından beri. Bir tek kelime bile söyleyemeden, kalbim küt küt atarken ayrıldım arkadaşımın yanından. Yolda karıma bunu nasıl anlatacağım, düşünüyordum.

Telefonum çaldı karımdı. Merak ediyordu.” Evde anlatırım” dedim. Sesimden olumlu birşey olmadığını anlamıştı herhalde.

Eve geldiğimde karımın güzel yüzü bembeyazdı. Meraklı bakışlarına nasıl cevap vereceğimi bilemedim.
“Önemli bir şey değil, büyütmeyin dedi” dedim. Özür dileme di mi hayvan?” diye sordu karım. sustum.

“Ya büyütmeyelim istersen! dedim “Yarın yine yemek yapıp çağıralım. Büyüklük bizde kalsın.” Karım susuyordu bu defa. “Ha, bi de, bak… İstersen jest olarak arkadan versene ona”

Karım kızdı “Ha, yok artık. Deli misin sen? Sonra durdu, düşündü. Mehmet’in mesajını aktardığımı anladı. “Yoksa gelmiyecek mi? “diye Sordu. Simdi yüzünde kızgınlık yerine üzüntülü bir ifade almıştı.
“Aşkım, nasıl yaparım? Alamam biliyorsun”
Haline üzüldüm. “Aşkım bu korku senin kafanda. O kadar zor olmasa gerek. Bir sürü kadın arkadan alıyor. Hem de seve seve” dedim. “İstersen bu akşam biraz esnetmeye de çalışırız. Yarına kolay olur.”

Galiba fikri değişecekti. Mehmeti kaybetmekten çok korkuyordu. “Yaparsın aşkım. Yaparsın sen. Benim güzel karım isterse herşeyi yapar”

Neden ben de bu kadar istiyordum bunu anlayamadım. Galiba karımın terkedilip üzülmesini istemiyordum ama bir o kadar da Mehmet’in arzularını yerine getirmek istiyordum. Ne kadar etkisindeydim onun. Bu gün daha çok fark ettim bunu.
Bir kaç dakika suskunluktan sonra “Mehmet’i arayıp kabul ettiğini söylemem lazım” dedim. Duygu birşey demedi. öteki odaya gidip aradım.” Tamam Mehmet” dedim.
“Duygu razı oldu. Yarın akşam seni bekliyoruz’.

“Tamam, tamam” diye kestirip attı. kapattı.

O akşam değişik kremlerle karımın göt deliğini parmakladım. Videolar seyrettik. Değişik pozisyonlar düşündük, en rahatı nedir diye. Mehmet’in kucağına kendisi oturursa kontrol onda olur dedik. Herşeyi iyice planladık. Hatta yarın akşama kadar bir şey yememesini düşündük. Böylece içi temiz olacaktı. Mehmete rezil olmayalım diye. O akşam evliliğimizde hiç yapmadığımız şeyleri yaptık. Karımın göt deliğini elledim, parmakladım hatta öpüp, yaladım. Hepsi Mehmet’in sayesindeydi.

Ertesi akşamı beklemek kolay Olmadı. Duygu bu gece elbise değil iç çamaşırı ve şeffaf gecelik giymişti. Kırmızı çok yakışmıştı. Ayağında yine açık topuklu terlikleri vardı. Mehmet’in kızgınlığını hissettirmistim. Onun gönlünü almaya çalışıyordu anlaşılan

Tedirgindik. Mehmet’le aramızdaki Gerginliği nasıl aşacaktık? Duygu onun istediğini verebilecekmiydi? Ne kadar canı yanacaktı? Veremezse Mehmet çok mu kızardı?

Bu düşüncelerle beklerken kapı çaldığında ikimizde yerimizde fırladık. Birbirimize bakıp sakin olalım dedik. Ben açtım kapıyı her zamanki gibi.

“Hoş geldin Mehmet’ciğim ‘dedim sıcak bir tonla. Neyse, Mehmet’in yüzü gülüyordu. Karım da “Hoş geldin canım” dedi sevgiyle.” Hoşbulduk güzelim” dedi Mehmet.

“Ne seksi gözüküyorsun bakiim sen öyle! Yoksa bana hediyen mi var bu gece?”

Karımın telaşlandığını ikimizde fark ettik.” Umarım seni hayal kırıklığına uğratmam canım” dedi karım. Sesi biraz titriyordu. Ben baskıyı Duygu’nun üstünden almak için söze atladım. “Dün akşam çalışma yaptık. Yüzümüzün akıyla çıkacağız inşallah” dedim gülerek.

“Harika” dedi Mehmet” Neler yaptınız bakayım? Sen girmedin o açılmamış kara incire değil mi?”

“Yok ya delimisin? Bunca yıl senin için Saklamış onu Duygu belliki. Bana verir mi hiç?” Neden Mehmet’in egosunu okşamaya çalışıyordum ki?
“Kıymetini bil” dedim gülerek.

“Bilirim! Bilirim!” dedi. Ayakkabılarını çıkartıp antrenin ortasında bıraktı. Artık her zamanki gibi alıp kenara koydum. Ceketini aldım. Kanepeye attı kendini.
“Oh be!” dedi Bugün geçmek bilmedi.”

Karım yanına otururken ben içkilerimizi koymaya gittim. Viskileri getirip önce Mehmet’e verdim. Sonra karıma. Ben de karşılarındaki yerini aldım. Öpüşmeye başladılar hemen. Barışma öpücükleriydi bunlar. “Bebeğim bunu ne kadar istediğimi biliyorsun degil mi?” dedi. Karım yerinde sıçradı biraz. O zaman fark ettim ki karım Mehmet’in elinin üstüne oturuyordu. Göt deliğini parmaklamıştı herhalde. Karım ürkek bir gülümsemeyle “Biliyorum canım “dedi.

“kanka bakıyorum kara inciri kremlemişsiniz”
“Evet Mehmet” dedim “Planladık programladık her şeyi”

“Neymiş bakayım planınız?”

Duygu tertemiz oldu. İçi de… Anlıyor musun? Dünden beri de bir şey yemedi. Nasıl yapacağınızı da düşündük!

“Nasıl yapacakmışız?” diye sordu

“Sen yatacaksın Duygu üstüne oturacak yavaş yavaş. Öylece acırsa duracak.”

Mehmet güldü”Hahahaha! Olur mu lan öyle? Ben bilirim nasıl yapacağım. Siz küçük kafalarınız yormayın böyle şeylerle”

Karım bir kere sıçradı yerinden. Yine parmaklamıştı karımı.
Hakkaten de çok dar Kara incirin bebeğim. Çok zevkli olacak bunu yarmak”

Ben atladım hemen “Mehmet ya öyle deme. Duygu zaten çok korkuyor”

“Tamam tamam. Hadi içelim de gevşeyelim”

Sohbet dönüp dolaşıp “kara incir”e geliyordu. Yemekten sonra Mehmet daha dazla beklemek istemedi. Eminim Duygu da, ne olacaksa olsun diye düşünüyordu.
“Gel bakalım seksi kız.” deyip elinden tuttu karımın. Yatak odamıza götürdü. Arkalarından gittim. Bana, soyunup sırt üstü yatmamı söyledi. Dediği gibi yaptım. Karımı üstüme yüzü koyun yatırdırı. Bir iki yastıkta destek yapıp uygun bir pozisyon bulduk. Sikim kalkmıştı. Karımın göbeğine deyiyordu. “Duygu’nun kalçalarını ellerinle kavra,iki yana ayır ” dedi. Dedigini yaptım. Biz beklerken o, bizi seyrederek soyundu. Yandan eğilip, Duygu’nun kara incirini yalamaya başladı. Karımın nefes alışı değişti. kulağımın dibinde inliyordu şimdi. Oh! Mehmet!” diye Sayıklıyordu. Mehmet karımın amına hiç dokunmamıştı bu akşam. İlgisi sadece göt deliğindeydi.

Birkaç dakika daha yalayıp orasını ıslattıktan sonra doğruldu. Aman Allahım vakit gelmişti. Duygu’nun kalb atışlarını göğsümde hissediyordum. Birazdan en korktuğu şey olacaktı. Mehmet’i kaybetmemek için razı olduğu şey.

Ona götünü Vermesine saniyeler kalmıştı. Yerinden çıkacak gibiydi kalbi canım karımın. Mehmet yarağını Kavradı. Bana bakıp göz kırptı. Karımın göt deligine dayayıp bastırmaya başladı. Karımın tırnakları Omuzuma saplandı. Mehmet’in yüzündeki hain ifade ürkütücüydü. Biraz daha bastırdı. giremeyince çekti. Ağzında biriktirdiği tükürü hedefleyip karımın deliğine şlap diye akıttı. Tekrar dayadı. Aşağı yukarı sürterek hazırlamaya çalışıyordu deliğini. Tükürüğünün bir kısmı bacağıma aktı.

“Kasma bebeğim! Serbest bırak.” dedi.
Biraz daha abanınca karım bir çığlık attı. Bir daha abandı. Karım kulağımın dibinde çığlık çığlığaydı. Debeleniyor, kaçmaya çalışıyordu. “Sıkı tut kanka” dedi Mehmet, “Başı girdi! Oluyor bu iş” ikiye ayırdığım kalçalarını şimdi kaçamasın diye tutuyordum sımsıkı. Karım yalvarıyordu.
“N’olur çıkart Mehmet… Çok acıyor! N’olur! Sığmıyor! Ahhh! Yanıyor kıçım. çıkarrr! çıkarr!” Mehmet’in çıkmaya hiç niyeti yoktu.

Karımın çektiği acı ile Mehmet’in hayvani zevki arasında gidip geliyordum. Karıma yardım etmek istiyordum ama Mehmet’in arzuları çok güçlüydü. Engel olamazdım.
“Dayan aşkım! Dayan!” dedim karıma. Mehmet’in yüzüne baktım. Karımı onun için tuttuğumu anladı. Bir daha abandı. Karım öyle bir bağırdı ki içim gitti. Mehmet “Oh! Ne dar göt bu böyle ya! Nasıl sarıyor siki mi? Yarısını aldın bebeğim. Az kaldı.”

Karım kollarımda çırpınırken hala “Mehmet N’olur çıkart! yırtıyorsun beni” diye yalvarıyordu umutsuzca. Gözlerinden yaşlar gelmeye başladı. Ağlıyordu artık acıdan. Mehmet’in gözleri dönmüştü adeta.”Kanka senin karıda ne göt varmış ya? Kanırtıyorum resmen. Bak bu defa kesin köklüyorum.”
“Mehmet, ağlıyor Duygu” dedim. Belki kıyamaz da çıkartır diye. Tam tersine daha da azdırdı bu onu

Yüzün de pis bir ifade oluştu. Bir daha abandı “OHHH! köküne kadaraaar!” Diye haykırdı ve öyle durdu.”siktim işte götünü bebeğim. Bozdum götünün bekaretini.”

Duygu içine yarak saplanmış halde acıdan kıvranıyordu artık. Konuşamıyordu bile. Sacede ağlıyor ve debeleniyordu. Ben de Mehmet’in zevki bozulmasın diye tutuyordum sımsıkı. Çok az geri çekip tekrar soktu. “Of ya, bırakmıyor sikimi bu göt.” diye söylendi. Böyle böyle daha çok çıkartıp sokmaya başladı. Karım hala acı çekiyordu ama artık çaresizliğini kabul etmişti. Gözlerinden yaşlar damlarken, Mehmet Şap şap patlatıyordu kalçalarına.

Ne kadar egoist biriydi Mehmet. Bunu tekrar, çok bariz bir şekilde yaşıyordum. Onun altında karımla beraber ezilmenin garip zevkini yaşarken göz göze geldik “Kanka, karının götünü sikiyorum. Götütün bekareti bozdum.”

Biraz daha pompaladı. Sonunda dayanamadı bu daracık deliğe. Böğüre böğüre gelmeye başladı. Çıkartmamıştı bu defa. Yırtarak girdiği götüne boşalıyordu biricik aşkımın.

İşi bittiğinde üstümüze yığıldı. Hala içinden çıkmadığını fark ediyordum. “Oh be! “dedi, nefes nefese hayatımdan böyle zevkle göt sikmedim. Karım sessiz sessiz ağlıyordu üstümde “Çok acıyor” dedi sadece. “Geçecek aşkım” dedim “Geçecek”

O gece Duyguyu bir daha götten sikmemeye zar zor ikna edebildim Mehmet’i. Sarmaş dolaş uyudular bütün olanlara rağmen. Sabaha karşı Mehmet karımı sikerken, sarsıntıdan uyandım telaşla. Sadece amından siktiğini farkedince İçime su serpildi.

Bir sonraki haftayı bekleyemedi Mehmet. Yeni oyuncağıyla oynamaya doyamayan çocuk gibiydi.
İki öğleden sonra arayıp geldi bir kaç gün arayla. Sadece götünden sikiyordu geldiğinde. Duygu yalvarıp yakarıyordu ona bir kaç gün izin vermesini ağrısının geçmesi için ama Mehmet dinlemiyordu.

Günlerce yan oturdu. Yürürken yavaş yavaş yürüdü. Ama Mehmet çok memnundu hayatından. Neyse ki iş seyahati yüzünden bir hafta ayrılınca soluk aldık.

Ondan sonraki haftalar düzensiz gelip düzdü karımı. Dükkan işlerini alasatıyorduk. Çünkü benim de evde olmamı istiyordu Mehmet.

Devam edecek

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32